Makineyle tam tahıl yapan arkadaşlarımızın sayısı ve dolayısıyla da ilk kez makine kullananların sayısı arttığı için böyle bir gönderinin faydalı olabileceğine kanaat getirince, dün akşamki The Twin Cats JET A-1 reçetesini kaynatırken bir iki fotoğraf çektim ve dilim döndüğünce anlatmaya çalışacağım.
19.10 / Vira
Makineyi elektriğe bağladıktan sonra yapılacak ilk iş vananın açık olup olmadığını kontrol etmek. Pek çok kereler o vanayı açık halde unutup hesapta olmayan temizlik faaliyetlerini yürütmek durumunda kaldığım için ilk olarak vanayı kontrol ediyorum ben.
Vana kapalı, o zaman filtremizi yerine yerleştirelim. İlk kullandığımda filtrenin vidasını sıkmakla falan uğraşmıştım ama artık hiç uğraşmıyor ve vidasıyla birlikte yerine takmakla yetiniyorum. Filtreyi hiç kullanmayan arkadaşlarımız da var ancak madem bi filtre var elimizde, kullanmak gerek diye düşündüğüm için takıyorum ben.
Daha önce makinenin içindeki göstergenin doğru olmadığıyla ilgili mesajlar olmuştu. 20 litre su doldurduğumda sonuç şöyle:
1 litrelik bir fark var gibi görünüyor.
19.15 / Teker dönüyor
Reçetem 67 derece / 60 dakika hedeflememi gerektiriyor ama su istediğim sıcaklığa geldiğinde, öncelikle yapmam gereken ve az sonra bahsedeceğim bir iki iş olduğu için 67 derece / 10 dakika şeklinde programlıyorum makineyi.
Şimdi malt kırma zamanı.
19.45 / 67 derece
Makineyi kullanırken, ilk ısıtmada en fazla 2200-2300W kullanıyorum. Kazanda mayşe olduğunda ise benim başvurduğum en yüksek değer 2000W. Hızla ilgili bir sıkıntım olmadığı ve evin elektrik tesisatı da sarhoş bir elektrikçi tarafından yamuk yumuk bir şekilde yapıldığı için işleri zorlamaya hiç gerek yok.
Makinenin 25 litre suyu 20 derecelerden 67 dereceye çıkarması kabaca yarım saat kadar sürüyor.
Kazandaki suyu güvenilir bir termometre ile ölçüyorum ve makinenin gösterdiği değer ve termometrede gördüğüm değer arasında bir fark varsa, makineyi bu farkı kapatacak şekilde programlıyorum. (+ ve - tuşlarına birlikte basarak ölçülen değeri değiştirebilirsiniz.)
Malt sepetini birleştirmeye başlıyorum. Kısa parçayı altta kullanırsanız en yüksek kapasiteyi elde edersiniz. Kullanacağınız malt miktarı az ise, uzun parçayı aşağıda ve tek başına kullanarak daha az kapasiteyle çalışabilirsiniz (bunu kim ister, onu da bilemedim.)
Sepet tabanını birleştirme işi bitti. Kazanın içine koydum ve hep birlikte makineye yerleştirdim.
20.00 / Malt suyla buluşuyor
Bi elimle karıştırarak, maltları suya döktüm ve topaklanmasına hiç fırsat vermedim. Tüm maltı suya karıştırdıktan sonra bir iki tur daha çevirip huzura kavuşmasına izin veriyorum. Sepetin üst kapağını yerine bırakıyorum.
Kapak ve pompanın ucu yerine yerleşiyor ve bir 10 dakika içerisinde rengini almaya başladığına şahitlik ediyorum.
Şu kapağın buğulanmasını engellemek mümkün olsa ne güzel olurdu… Benim için bu makinenin en albenili yanı kapağı. İlk gördüğüm an çok beğenmiştim ve bu beğenim de hiç azalmadan devam ediyor. Neyse…
Mash-out aşamasını son birkaç seferde unutmuş olduğum için bu sefer üç aşamalı bir programlama yaptım. 67 derece 60 dakika ve 76 derecede 10 dakika kalacak, sonra da kaynama sıcaklığına devam edip 60 dakika kaynayacak.
67 derece ve 76 derece aşamaları tamamlandığında ilk ölçümü alıyorum.
20 litre civarı bir mayşe var elimde ve hidrometre ölçümü 40 derece 1032 veriyor ve bu da 1041 demek. Brewer’s Friend Dilution Calculator ile kontrol ediyorum, 30-31 litre olana dek yağmurlama yapabilirim.
21.21 / Tıp tıp tıp
Yağmurlamayı soğuk suyla yapıyorum ben ve 2000W ile çalıştığım zaman, makine mayşeyi kaynama ısısına çıkarmak için çalışırken ben de bir yandan yağmurlama yapabiliyorum acele etmeden.
Yağmurlama için kullanacağım son suyu da ekledim, süzülmesi bitti ve maltan kurtulma zamanı geldi. Şu ana kadar bulabildiğim en pratik çözüm sepeti baş aşağı çevirip bir kovaya devirmek. Kovayı hemen mutfaktan çıkarıp kapı önüne koyuyor, ilk fırsatta götürüp kuşların bol bol olduğu bir yere döküyorum.
Mayşenin kaynama sıcaklığına çıkmasını beklerken, artık kullanılmayacak şeyleri yıkayabilirim. El altında hiçbir şey bırakmamayı, işi biten her şeyi hemen yıkayıp yerine kaldırmayı tercih ediyorum ben.
22.35 / Sıcak kırılma
Sıcak kırılmanın gerçekleşmesiyle birlikte şerbetçioyu eklemelerim başlayacak. 60 dakika otlarımı hazırlıyorum hemen.
Ve otlar mayşeyle buluşuyor. Çok şiddetli bir kaynama istemediğim için 1900W ayarlamıştım ve her şey yolunda. 20 dakika ve 8 dakika kala iki kez daha şerbetçiotu ekleyeceğim. Kaynama esnasında pompayı çalıştırmıyor, kapağı kapatmıyoruz.
Şerbetçiotlarını torbayla mayşeye ekliyorum. (Bu aşamada otları kazana atan ya da şerbetçiotu sepeti kullanan arkadaşlarımız da var.)
Maya çoğaltma çalışmalarında kullanılmak üzere iki kavanoz mayşeyi ayırıp dolaba alıyorum.
23.42
Kaynama bitti ve son 15 dakika serpantini de kazana yerleştirerek dezenfekte olmasını sağladım. Artık soğutmaya başlayabilirim.
IKEA musluktan ancak iptidai yöntemlerle su alabiliyorum.
Serpantinden geçen suyu PET damacanalarına alıyor ve bu suyu da temizlik ve çiçekleri sulamak için kullanıyorum.
Makineyi açıp bir kez manual tuşuna basarsanız ekran aydınlanır ve o an kaç derecede olduğunuzu göebilirsiniz.
Soğutma şöyle gitti:
23.42 / 85 derece
23.53 / 70 derece
00.00 / 60 derece
00.08 / 50 derece
00.20 / 40 derece
00.34 / 30 derece
Daha fazla soğutmaya gerek görmüyorum çünkü ısının düşme hızı bir yerden sonra çok azalıyor ve daha fazla su harcayasım yok ama korkarım biraz daha soğuması ve en azından 25 dereceye inmesi lazım.
(Bu arada, ısı algılayıcısının üzerinin kazan dibine çöken çeşitli maddelerde örtülmesi Jet30’un soğutma esnasında doğru ölçüm yapmasını engelliyor. Ekranda 30 derece gösterirken kovaya aldığım mayşenin ortalama ısısı 20-22 civarındaydı.)
Güzelce Star San’ladığım kovaya alıyorum.
Zaman bulaşık zamanı…
01.15 / Paydos
Böylece saat 19.15’te başlayan macera 01.15’te, 6 saat sonra ve toplam 30 litre mayşenin kovaya girmesiyle sona eriyor.
Söylenecek tek bir şey kaldı… “Şimdi bir bira zamanı.” (alıntıdır)