Buzluğa alıp bir saat kadar bekletelim ve hafiften sertleşmiş karışımı bir bıçakla dilimleyelim (poşeti en başından topluca keserseniz daha kolay olacak)
Kızartalım (ben ettim siz etmeyin, derin yağda kızartın. @menegin yağ için çok teşekkürler, @ers geldiğinde evde hiç yağ kalmamıştı, senin gönderdiğin zeytinyağları kurtardı bizi. Petteki hangisi camdaki hangisi?)
Mecbur gidecek yani güzelim kilowattsaatler havaya.
Bu arada madem sözü geçti, bu kitlede de epey bir kullananı vardır umarım, airfryer’ların genel performansını ve ne lezzette pişirme yaptıklarını merak ediyorum. Çevremde hiç kullanan yok, dolayısı ile kimsenin mutfağına dalıp deneme yapamıyorum. Cepte yaratacağı boşluk ve mutfak tezgahında kaplayacağı alan itibariyle körlemeden yapılacak bir alışveriş de değil.
Peynirli patates çubuklarını hangisi daha güzel ve lezzetli pişirir, fırın mı airfryer mı?
Geçen biri fırın maliyet hesabı yapmıştı, belki de sizdiniz hocam.
Ama aklımda kalan, benim düşündüğüm kadar korkunç olmadığıydı.
Nasıl ki sarmısak defomu üzerimden atamıyorum, fırın maliyeti de bende kalmaya devam ediyor korkarım.
Aksini düşünüyor olsam da saplantılı biri miyim yoksa?
Kızım patates kızartması çok sevdiği için seneler önce tefal actifry almıştım, onu o kadar çok kullandım ki mutfakta en ulaşılabilir yerde duruyor. Bir süredir yetmemeye başladı, puanlarım da vardı xiaomi airfryer da aldım. İkisini de hazırlayacağım yemeğe göre kullanıyorum. Actifry ve Mi arasında tercih yapamam, bu nasıl bir şey pişireceğiniz ile ilgili. Actifry’da tavanın ortasında bir döndürücü var, pişen gıdayı sürekli karıştırıyor, her yeri eşit pişirmiş oluyorsunuz ama pişerken bütünlüğü bozulmaması gereken şeyleri, kadınbudu köfte, yada bu örnekteki çubuklar gibi pişiremiyorsunuz. Onun için ayrı bir aparat almalısınız, o da çoook saçma bir paraydı.
Mi, Philips gibi haznelilerde yukarıdaki örnekleri pişirirsiniz ama arada ters yüz yapmanız lazım.
Ben mi’de ekmek, poğaça gibi hamurişleri bile yapıyorum, fırını çalıştırmaktan daha pratik geliyor. Bu aletlerin en sevdiğim yanı ocağın başında asker olmamak, yemeği ona emanet ediyor, başka işlerimi yapıyorum
Ben hala geniş bir yüzeye yayılmış ince katmanlı bir yiyeceği pişirmek için solo veya ankastre fırının koca hacminin hele ki 200°C’lere kadar ısıtılmasını ve uzun süre o sıcaklıkta tutulmasını verimsiz bir yöntem olarak görüyorum. Yoksa ızgara olarak kullanımına ya da daha küçük hacimli fırınlara itirazım yok. Hele ki artık bütün yeme içme yerlerinde vatandaş açık havada sigarasını içebilsin diye gökyüzünü ısıtır hale geldik, evdeki fırını bir saat çalıştırmanın lafını etmenin anlamı var mı onu da bilemiyorum.
ilk çıktığında actifry almıştım, patatesi süper yapıyor. Normal fritözle tabii kıyaslamayın ama biz bunun tadını daha çok sevmeye başladık. Tavuk soteyi de çok güzel yapıyor, irmik helvasını da. Yalnız irmik helvasının tek esprisi karıştırmak zorunda olmayışınız. Yoksa ben zaten sade yağ ve tuzsuz Antep Peyniri eklediğimden dolayı yeterince etkisini boşa çıkarmış oluyorum.
Patlıcan ve kabak kızartmasını ben yapamadım, olmuyor. Eti de denemedim bile, çünkü kuru hava ile pişirdiğinden kesinlikle sertleştireceğini düşünüyorum.
Benim tecrübelerim bunlar, gerisini zaten Özlem çok iyi anlatmış.
Takip ettiğim bir kanal, yardımcı olur sanırım air fryer bakanlara. Aklımda kalan sarfiyatın biraz fazla olduğu. Bizim iç işleri bakanı doğrudan veto etmişti
Bunlar çok değerli yorumlar, teşekkür ederim. Sonuçta her cihazın tarzına adapte olmak lazım. Anladığım kadarıyla doğru şekilde kullanılırsa erfrayır’lardan da iyi sonuç almak mümkün. Herhalde bundan sonra hayatıma yeni bir ankastre veya solo fırın girmeyecek.
Pişirme süresinin kısalığı durumu fazlasıyla telafi eder sanıyorum.
Memlekette sadece Tuborg’dan 25kg çuvallarda alınabilen malt bulunduğu sıralarda fırınlamış ve karamel maltları yapmak için eski bir ekmek makinesini bu işe adapte etmeyi planlıyordum. İnşallah gerisin geri tekrar düşmeyiz o durumlara ama bu cihazlar o işe de yarayabilir.